“Yüksek Ziraat Mühendisi Kezban Şahin Taysun’un Potkal kitap yayını “Kafesteki Kalp” adlı romanı kadınlarımızın karşılaştığı sorunların çözümüne edebi bir katkı niteliğinde. Anılar, olayların düşündüren değerlendirmesiyle ilgi çeken anlamlı vurgulamalarla başarılı bir çıkış.” Yekta Güngör ÖZDEN

12 Şubat 2016 Cuma

ESNAF LOKANTASI /MURAT ŞAHİN / MİNVAL YAYINLARI / NİSAN 2015

ESNAF LOKANTASI /MURAT ŞAHİN / MİNVAL YAYINLARI / NİSAN 2015

Amfatarak kitabının yazarı Murat Şahin’in ikinci kitabı Esnaf Lokantası okurlar tarafından büyük beğeni ile karşılandı. Yazarın öykü kahramanları o kadar gerçekçi ve tanıdık ki hemen yaşamımızın farklı kesitlerinde bir yolcukta buluyoruz kendimizi. Çocukluk ya da gençlik dönemlerimizde yaşadığımız dostluk, arkadaşlık, komşuluk, esnaflık gibi değerlerimiz ile gülümsüyor ve geçmişe dair derin bir özlem duyuyoruz. Günümüz koşullarında bu kavramların tanınmayışına içerliyoruz.
Okurlar tarafından çok sevilen harika bir kitap. Murat Şahin yalın dili ve sürükleyici kurgularıyla öykü severlere adeta bir ziyafet sunuyor Esnaf Lokantası’nda.  Gönül rahatlığı ile önerebileceğim bir kitap. Yazarın üçüncü kitabı “Son Tren” ise yakın zamanda Minval Yayınlarından yayımlandı.

 “Çocukluğum, boyları giderek yükselen ve sayısı hızla çoğalan binaların arasında geçti. Oyun alanlarımız git gide azalıyordu. Daha sonra karşımıza dikilecek olan beton yığınlarını, o dönemde tahmin edemezdik elbette; ama şanslıydık, bizler sokakların son çocuklarıydık.. “Sokak çocuğu” bizim için sıradan bir sözdü; sokaklar bizimdi, biz de sokakların…” (sf. 113, Boyacı  Sandığı adlı öyküden bir alıntı)

Arka Kapak Yazısı;
Buralarda esnaf lokantası var mı?' Onu ilk o gün gördüm. Yaşadığım küçük kasabaya yeni geldiği belliydi. Giyimi bizden farklıydı. Sözcükler ağzından tane tane dökülüyor ve tok bir sesle konuşuyordu.
Henüz on beş yaşındaydım. Zamanımın çoğunu okumaya ve futbola ayırıyordum. Şiirle yatıp öyküyle kalkıyordum. Edebiyat lafı geçti mi akan sular dururdu.

'Yeni hocayı neden sevmedin?'
'Anarşistmiş. Babam dedi ki, böyle adamlar burayı karıştırır.'

'Ağabey bu şairi tanıyor musun?' diye sordum. 'Biliyor musun, bu kitabı bana senden önceki edebiyat öğretmenimiz hediye etmişti. Defalarca okudum.'

'Çok yakından tanıyorum.'

'İnanmıyorum, o kadar çok kafa yordum ki bilemezsin. Kimdir? Bana biraz anlatır mısın?'
'O şair benim.'

'Canım ağabeyim, beni makaraya alma.'

'Ne makarası İhsan, o kadar hukukumuz olsun.'

'Nasıl olur ama ağabey. Burada Nevzat Çorum yazıyor.'

'Bir dönem şiir yayınlatmam yasak olduğu için takma isim kullanmıştım.'"

Murat Şahin, küçük harflerle büyük dünyaları kuran insanları iyi tanıyor. Esnaf Lokantası'nda sessizliklerini çığlık gibi yaşayan, alçakgönüllü hayatlarını birbirlerinin yüreklerine yaslanarak sürdüren; kimi aşka uzak, kimi kavuşmanın eşiğinde, kimi savrulan anılarıyla baş başa "bizden" birileri var. O insanların bir yanı biziz, bir yanı başkası… Ama insanoğlunun büyük serüveninden, o tragedyadan herkes payını almış. 

Murat Şahin'in insanlarını tanıyorsunuz aslında. Sokakta, otobüslerde, trenlerde, çay ocaklarında, servislerde hep onlar var. Kim bilir, yıkık kaşlarının altından belki size de bakıyor, hikâyelerine alıyorlardır.

Esnaf Lokantası'nı okuduktan sonra tıpkı Montaigne'in dediği gibi, "karnı doymuş bir davetli" olarak kalkıp gidecek misiniz, bilemem!
-Aydoğan Yavaşlı -

Yusuf Atılgan, gerçekte kayınbiraderine ait olan bu ismi eserlerinde sıklıkla mahlas olarak kullanmıştır.
(Tanıtım Bülteninden)


Türkçe
128 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 13 x 19 cm 
İstanbul, 2015

Kafesteki Kalp ve Aynadaki Göz Beyazatlipress'e konuk oldu

Kafesteki Kalp ve Aynadaki Göz' e dair harika bir yazı;  BEYAZATLİPRES'de. Gazeteci-Yazar Orhan Çakmur yazdı. Kendisine teşekkürlerimizle :)

Sn. Çakmur'un "Yazarın Gözleri ve Kafesteki Kalp!" ın yazısını okumak için aşağıdaki linke tıklayınız....

http://www.beyazatlipress.com/?p=2984

Kadın edebiyatçıları çok önemsiyorum. Bana göre kadınlar yaşamı ve duyguları anlatmakta daha ustalar.
Kadınların sevinçleri de acıları da, barışı da savaşı da erkeklerden daha iyi dile getirdiklerini düşünüyorum.
Yazar Kezban Şahin Taysun’u tanıdığımda henüz kitapları yayınlanmamıştı. Bugün herkesi çarpan şahane cümleleri içinde damıtıyor ve birikiyordu muhtemelen.
“… Gözlerindeki sonbahardan, bağbozumu havasından çok etkilenmiştim yıllar önce. Daha sonraki birkaç karşılaşmamızda daha hep aynı kızıl yapraklar vardı gözlerinde.”
Sonra bir gün kitapçıların raflarında gördüm adını.
 Potkal Kitap Yayınları’ndan çıkan “Kafesteki Kalp”, kadınların çektiği acılara, baskılara dair özel bir roman.
Bir kadın pek çok ayıbın günah keçisi gösterildiğinde, kendi doğrularını bulabilme ve uygulama konusunda ne kadar şanslı olabilir? Çözüm nedir? Ayıp olmasın diye, vicdanı olmayan hazır doğruları kabul etmek midir yoksa kendine ayıp etmeden yaşamayı öğrenmek midir?
“…Yaydan fırlayan bir ok gibi saplanır, kuru iftira! Üzerine değen kötü sözcüğün gölgesinde kıvrandığını algılarsın. Sana yakışmayan bir olayın içine çekilmişsindir. Onu uyduranlar kıvranmandan keyif alırlar. Parçalara ayrılmış çaresizliğin yaşatır onları. Kimse leke almak istemez aslında. Adın değişir, yeni sıfatlar alırsın! Kız kurusu Nesrin, kötü Alev, dul Sedife gibi…”
Üç kadın; Gülşen, Meriç ve Emine onları yok sayan hazır doğrular karşısında nasıl davranacaklardır? Gülşen, yolculuğu sırasında kendisine yöneltilen zor soruların yanıtlarını bulacak mıdır? “Kafesteki Kalp” sizi farklı bir yolculuğa davet ediyor.
Yazar Kezban Şahin Taysun’un Yitik Ülke Yayınları’ndan çıkan kitabının adı ise “Aynadaki Göz.”
Yazar Kezban Şahin Taysun’un bir çok edebiyat ödülleri aldığını okudum çeşitli yayınlarda.
Günümüz Türkiyesi’nde belki de “kadın” olmaktan daha zor “kadın yazar” olmak.
Yeni öykülerini sabırsızlıkla bekliyorum,
Ve merak ediyorum;
“Dünya 20’den fazla döndü güneşin etrafında. Onun gözlerindeki mevsim aynı mevsim mi?”
Orhan ÇAKMUR